Yeni veya eski farketmeksizin evlilerin “keşke daha önce bilseydim” diyeceğini düşündüğünüz ya da zaten hali hazırda herkesin bildiğini ama unuttuklarını düşündüğünüz şeyler nelerdir?
Ben 2 senelik evliyim. Bu süreçte fark ettiklerimi büyük küçük demeden yazayım.
1. Asla kafanıza göre alışveriş yapmayın. Kişi başı alın. Evde kaç kişiyseniz ona göre alın. Bu israfın, çürümenin ve gereksiz kilo alımının önüne geçecektir.
2. Her güne bir yeri detaylı temizleyecek şekilde kendinize temizlik listesi oluşturun. Böylece ev daima ama daima temiz kalıyor. Denendi, onaylandı.
3. Kendi vaktinizi “SAVUNUN.” Özellikle savunma kelimesini kullanıyorum çünkü biz de dahil herkes en evvel kişisel vaktimizi, bakım saatimizi veya en ufağıyla kahvaltı yapabilme anımızı önemsemiyor, sanki egale edilebilir gibi davranıyor.
4. Nasıl olsa veririm diye kilo almayın. Şöyle düşünebilirsiniz. Bir yemek için 10 antrenman yapacaksınız. Veya yediğiniz her yemek için diyetisyen randevunuz 2 hafta daha uzayacak.
Tabi ki istediğinizi yiyebilirsiniz ama keşke biri bana porsiyonuna dikkat et deseydi. 90 kg ile savaştayım.
5. Hayatınızda “Sonra yaparım” diye bir şey olmamalı. Sofrayı mı kaldırdınız? Mutfağı toplayın. Yeni mi uyandınız? Yatağı düzeltin. Hedefiniz mi var? Bir adımla da olsa ona yürüyün.
Bazen insan depresif oluyor ve bir bardağı bile kaldıracak takati kendinde bulamıyor. Hele çocuklu insanlar için bu süreç daha sancılı. Mecbur bakılması gereken küçük insanlar var. Ev hanımlığı tembelliği kaldıramıyor. Çok çalışıp kafayı da kırmamak gerekiyor. Her şeyi vaktinde yapmak gerekiyor.
6. Yemeğinizi sabahtan yapın.
7. Çocuklar için bir odayı oyuncaklarla döşeyip oyun odası yapın, diğer yerleri temiz tutmak daha kolay.
8. Mutlu anne, mutlu çocuk düsturu HAKİKATEN ÇOK DOĞRU. Önce siz doyun, sonra doyurursunuz. Önce siz kendinize bakacaksınız, sonra çocuklara bakmak çok çok çok daha kolay.
9. Eşinizden beklentinizi içinize atmayın. Erkekler görev adamları, ne söylenirse yapmaya programlanmışlar. Söyleyin. Kullanın onları. İncitmeden dile getirdiğiniz her isteğiniz güzelce olacaktır.
10. O da bir annenin evladı. Karşınızdaki kim olursa olsun aklınızda bulunsun, kimse sizinle aynı şartları altında büyümedi. Küsen, kıran, bağıran bir insana denk geldiyseniz sükuneti elden bırakmayın. O, böyle gördü.
“Baktığın benim ama gördüğün sensin.” Kimsenin psikoloğu olun demiyorum ama anlayış beklediğimiz kadar da anlayışlı olmalıyız. Kimin nasıl büyüdüğünü ancak duyarız, tam manasıyla bilemeyiz.
Bu kimseler eş olur, kaynana olur, görümce olur, anne baba olur, arkadaş olur, komşu olur. Olur da olur.
11. Sınır çizmeyi öğrenin. Edebi bozmadan ve kimseye de muhalefet etmeden nazikçe kendi sınırlarınızı dile getirin. Küsen küssün, onun küslüğünün sebebi siz değilsiniz. Belki ailesi, belki eşi dostu. Onlardan böyle görmüş ve belli ki kendini yetiştirme konusunda da eksik.
Olurlarınızı ve olmazlarınızı ifade ettikten sonra kimsenin bu kişisel alanı ihlal etmesine müsade etmeyin. Ben bunun namus kadar ciddi olduğunu düşünüyorum.
Evet, benimkiler şimdilik bu kadar. Sizin de varsa lütfen söyleyin. Hepimiz nemalanalım. ❤️